Gözaltında kayıplar döneminde siyasette öne çıkanlar

Yazılı ve görsel haberlere göre, 29 Ekim 1995’te, sabah saat 03.00 civarlarında Mardin ili Dargeçit ilçesinde arama ve baskın yapılan evlerden birinde 13 yaşındaki Seyhan Doğan'da aranan diğer evlerden alınan Süleyman Seyhan (57), Hikmet Kaya (24), Abdurrahman Coşkun (21), Abdullah Olcay (20), Mehmet Emin Aslan (19), Nedim Akyön (16) ve Davut Altınkaynak (13) ile birlikte gözaltına alındı.

Polis merkezine götürülmek üzere gözaltına alınan bu şahıslardan bir daha haber alınamadı. Ta ki geçen Şubat ayında Savcılık kararıyla yapılan faili meçhul kazılarında bulunan kemiklerin, İstanbul Adli Tıp Kurumunca Seyhan Doğan'a ait olduğu rapor edilinceye kadar. Yine haberlere göre gözaltına alınanlardan Mehmet Emin Aslan'ın (19) da kemiklerine bu kazılar sonucu ulaşılmış.

Bu tarz haberleri okuyunca doğal olarak objektif hukuki sorumluluk okları devlet otoritesini yani siyasi iktidarı işaret ediyor ve insanlar da o tarihte devlet otoritesini elinde bulunduranların veya sübjektif sorumluların kimler olduğu üzerinde pek kafa yormuyor.

İnsanlar bu tür olaylarda soyut bir kavram olan devleti sorumlu gösterip olayları tartışırken belki de o tarihlerde devlet otoritesini elinde bulunduran ve olaylardan doğrudan sübjektif olarak sorumlu olan biri ile o an birlikte samimi bir ortamda oturup kahve veya çay içiyor olabilir.

Oysa bu tarz olaylarda sübjektif olarak sorumlu olanların ve o dönem devlet otoritesini ellerinde bulunduranların kimler olduğunu bilmek çok çok önemli. Çünkü o tarz işlerin yapılmasına karar verenlerin veya yapılmasına göz yumup üstünü örtenlerin kimler olduğu ve bu kişilerin şu an nerelerde oldukları, ne yaptıkları, hala devlet otoritesi nezdinde saygı görüp görmedikleri bilinirse, gelecekte de böyle şeylerle karşılaşılıp karşılaşılamayacağı rahatlıkla anlaşılır.

Turgut Özal ölüp, Başbakan Süleyman Demirel Cumhurbaşkanı olduktan sonra 25 Haziran 1993'ten 6 Mart 1996 tarihine kadar Tansu Çiller Türkiye Cumhuriyetinin 50'nci, 51'nci ve 52'nci hükümetlerinde başbakanlık yaptı.

Hatırladığım kadarıyla bu ikilinin liderliklerinde devlet otoritesinde öne çıkan isimler şunlardı: Deniz Baykal (Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı) Cavit Çağlar, Ali Dinçer, Adnan Ekmen, Mehmet Sevigen, Mehmet Alp, Mehmet Selim Ensarioğlu, Baki Tuğ, Ahmet Esat Kıratlıoğlu, Ayvaz Gökdemir, Ömer Barutçu, Işılay Saygın, Abdülkadir Ateş, Ali Münif İslamoğlu, Coşkun Kırca, Aykon Doğan, Necmettin Cevheri, Rafaiddin Şahin, (Devlet Bakanları), Köksal Totan (Kültür Bakanı), Mehmet Ağar (Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı, Emniyet Genel Müdürü, Polis Amiri), Ünal Erkan (Devlet Bakanı, Olağanüstü Hal Bölge Valisi) Bekir Sami Daçe (Adalet Bakanı), Firuz Çilingiroğlu (Adalet Bakanı), Vefa Tanır(Milli Savunma Bakanı), Nahit Menteşe (İçişleri Bakanı), Teoman Ünüsan (İçişleri Bakanı ), Doğan Güreş (Genel Kurmay Başkanı)

Gözaltında kayıplar ve faili meçhul siyasi cinayetler en çok bu isimlerin siyaseten öne çıktığı dönemlerde işlendi. Hatırlatılmasında, bilinmesinde ve üzerinde düşünülmesinde adil olma açısından ve hukuken yarar.