Salih TAŞ
salih@salihtas.net
AZİZ VE TEMİZ KAN
25/07/2013
 

AZİZ VE TEMİZ KAN

Ben şahsen bu cümleleri okurken çok eğlendim. Çok güldüm. Eğitimcilere etkinlik çalışması olur diye düşündüm. Özellikle Türkçe öğretmenlerine. Bu cümleler tahtaya yazılır. Gülerek eğlenerek öğrencilerle güzel bir etkinlik yapılır. Bu cümleleri kullanan kişinin anadili Türkçe değilse denilecek bir şey yok. Eğitim seviyesi düşükse yine sorun yok. Amaaaa….

 Buyurum aşağıdaki cümleleri okuyalım, gülelim, eğlenelim ve de düşünelim.

  "Geniş açıdan bakın. Çözeriz, çözülür. Başka sıkıntı olmasın."

  "Bir takım örgütlerin ülkedeki kalkınma hamlesini zayıflatmak”

, "Kalkınmaya inadına devam ederken, bir taraftan bu ülkenin varlığına birliğine yönelik yürütülen yıkıcı ve bölücü faaliyetlere karşı da yine hep birlikte uyanık bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Böyle mi yapıyoruz? Böyle yapıyoruz, böyle de yapmaya da devam edecegiz"

Herkesin nerede, ne zaman, nasıl davranılacağının yurttaşlık bilinci içerisinde olmak mecburiyeti vardır bu ülkede. Nereden nasıl geliyorum, nereye gidiyorum, ne yapıyorum? Hukuki mi, gayri hukuki mi? Bu ülkede hepimiz için herkesin yaptığım iş suç mu, suç değil mi, diye düşünmek mecburiyeti vardır."

"O kadar hukuk ülkesi ki, güvenlik güçleri dahi hukuka uyuyor"

1 şehit var:

"Ortada iki kan var. Biri aziz, temiz kan, biri de maalesef kirletilmiş kan"

   "Ve bu ülkenin birliği için, bütünlüğü için mücadele eden askerini, polisini değerlendirirken, herkesin moral bozucu bir anlayış içerisinde olmaya asla hakkı yoktur. Böyle bir hak kimsenin yoktur. Bu hak olmaktan çıkar, bu ihanete dönüşür. Hak diye bir sey yoktur. Bu en azından ahmaklıktır"

Türkiye'nin çok özgür bir ülke

Niye, mahkumiyetten şikayet ediliyor, o zaman. Demek ki var dışarıda özgürlük, hem de o kadar var ki 'Ben bu memleketi bölmek istiyorum, özgürlük, özerklik yetmez. Bilmem ne istan yapmak istiyorum' diyecek kadar özgürlük var .

"Karadenizli Türkiye'nin tüm illerinde var. Sadece Türkiye'nin 81 vilayetinde değil dünyanın her yerinde var. Yeryüzünün her yerinde var Ordulusu, Trabzonlusu, Samsunlusuyla. Ve daha ilginci, Karadeniz insanı rivayet odur ki, hayat varsa, hayat olan gezegenlerde de var. Bu yüzden, Karadenizlileri Marmaris'te bu kadar kalabalık görmek kimseyi şaşırtmasın"

"Karadeniz insanı bu ülkenin çimentosudur. Ancak, inşaatı yapmak için çimento yetmez. Demir lazım tuğla lazım. İşte bu inşaatın demir Ege'den gelir, Akdeniz'den gelir, Doğu'dan gelir, o inşaatın tuğlası Muğla'dan, Marmaris'ten Bodrum'dan gelir. Anadolu'nun insanları, bir toprağın, bir ananın evlatlarıdır. Bir elin parmakları gibi birbirine yakındır ve birbirlerine yakışır

Diyarbakır'daki olaylara ilişkin olarak,

 "Kan, kin, gözyaşı, ölüm, başka bir şey vadetmeyen bir lanetli yapı ve onun adına hizmet etmeye gayret eden zavallı 18 tane milletvekili" diye konuştu.

……………… olarak da bu akşam belirtmeliyim önce özgürlük... Basınımızın, insanımızın ve toplumumuzun özgürlüğü, düşünce özgürlüğü için, ama hemen yanında söylemek istiyorum özgürlüğümüz ve davamız için, varlığımızın ve hayatımızın devamı için güvenlik diyorum. Güvenliğin olmadığı bir yerde özgürlüğün yok olacağını söylemek durumundayım. Özgürlüğün olmadığı bir yerde ise güvenliğin anlamsız olacağını, fazladan bir durum olacağını hemen söyleyeyim. Bu iki kavram ikiz kardeş gibidir. İç içedir. Bir arada olan iki önemli değerimizdir. İkisi olduğu zaman da üçüncü kardeş geliyor; o da refahtır, ekmektir, kalkınmadır, sofradır, büyümedir gerektiğinde, Allah korusun, toptur, silahtır. Özgür ve güven içinde olan toplumların refahı da, kalkınması da kaçınılmazdır. Dolayısıyla biz buna özgürlük, güvenlik ve ekmek diyoruz."

Talimata uygun ve insan sağlığı üzerinde kalıcı etki bırakmayan gaz mühimmatı kullanılmakta

Silvan Saldırısı:

 "Yangın, ya ateşle çıkar, ya bombayla çıkar, ya roketle çıkar, ...

“Yangın, ya ateşle çıkar, ya bombayla çıkar, ya roketle çıkar, ya benzinle çıkar. Netice itibariyle yanmıştır, yakılmıştır. Sebebini araştırmak, sebebini söylemek bir şey ifade etmiyor”

…………….Savcılığının, intikal eden ön bilgilere göre, 3 adet maalesef vatandaşımızın patlamadan dolayı can kaybına maruz kaldığı bilgisi var elimizde. Hedefi tabi eylemi yapan en iyi bilir. Ama bu eylemi yapanların hedefini ancak şimdilik tahmin edebiliyoruz(…) Hedef gözetmeden yapılan bir hedeftir.

Kara Harekâtı:

 Görevlilerimiz sürekli karada hareket halindeler. Kara harekâtından kasıt, sınır ötesi bir kara harekâtı ise o tabii ki ayrı bir konu. Onun değerlendirmesi devam ediyor. Ama bizim kendi sınırlarımız dâhilinde kara harekâtımız, karadan kontrol, karadan suç ve suçlularla mücadelemiz devam ediyor. Sınır ötesi harekât da havadan olduğu gibi karadan da sınır komşumuz ülkeyle yapılan görüşmelere bağlı olarak her an yapılabilir.” ( ………….. sürç-i lisan etmiş diyerek düzeltti)

”Bedel ağır ödendi. Bu bedeli yok sayamayız. Bu bedel çocuk oyuncağı değil. Bu işin şakası olmaz. Bu işin ciddisi de olamaz, hiçbir şeyi olamaz”

Van depremi:

“Sayın Başkanım yani biz de bir çadırla burada bir mekan tutalım”

”Koskocaman sarayda oturuyorsunuz hiç gel dediğiniz yok”

Büşra hanım Türkiye’deki binlerce profesörden bir profesördür. Bu ülkede bütün profesörler tutuklanmış olsa merak eder sorabiliriz ama binlerce profesörden bir profesör tutuklanmış olabilir. Binlerce kaymakamdan bir tanesi tutuklanmış olabilir, binlerce esnaftan bir tanesi tutuklanmış olabilir

Kürt sorunu:

Öyle bir dönemde yaşıyoruz ki, malesef uzaktan Çankaya’dan, Nişantaşı’dan, Etiler’den boğaza bakarak, denizi seyrederek, yeşilliklere bakarak, gökyüzüne bakarak kağıdı kalemi eline almış, muhtemelen de saatine göre içeceğini yudumlayarak yazı yazan birileri benim yaşadığım gerçeği, benim gördüğüm Hakkari’yi, Muş’u oradaki gerçeği farklı yazıyorlar. Kürt sorunu diyorlar. Sorun sorun diyorlar. Sorun ne? Ben arıyorum sorunu bulamıyorum

"Ülkenin olağanüstü gündemi sadece çatışma alanı ile ilgili değildir, bu çatışma İstanbul'da kalemle devam ediyor, İstanbul'da kitapla devam ediyor. Geçimli'de atılan havan mermisiyle burada, Ankara'da yazılan yazıların bir farkı yoktur"

(20 Eylül 2011): Üç adet can kaybı var.

Van depremi (29 Ekim 2011): (Depremzedelere hitaben) Sarayda oturuyorsunuz gel dediğiniz yok.

Kürt sorunu (7 Kasım 2011): Kürt sorunu diyorlar. Ben arıyorum sorunu bulamıyorum.

(26 Aralık 2011): Birileri saptırarak, kendine göre gerekçeler uydurarak teröre destek veriyor. Neyiyle veriyor, belki resim yaparak tuvale yansıtıyor, şiir yazarak şiirine yansıtıyor, günlük makale, fıkra yazarak oralarda bir şeyler yazıp çiziyor.

Siz on para etmeyen insanlarsınız ve o sözleri söylüyorsunuz.

(27 Mart 2012): Birilerinin kitabı, birilerinin bayramı öldürmekten yanaysa da şu bilinsin ki; 75 milyon vakur ve sessiz yığının silahına da gerek yok, yumruğuna da gerek yok, sadece birer tükürüğü o 75 bin haini yok etmeye yeter ve yetecektir.

(7 Nisan 2012): Gaz bombaları zararsızdır, ihtiyaçlar doğrultusunda ihale ile yeteri miktarda gaz alımı yapılmaktadır.

'Sayın …………. geldiğine çok sevindim' diyen …………….. 'Hadi bir takla at ya da oyna bir göreyim'

Çocuklara:

''Siz kayabiliyor musunuz, yukarı doğru kayabiliyor musunuz?'' şeklinde espri

 ''Karda yürümek önemli. Bazıları karda yürüyor, izini belli etmiyor ama bizim izimiz karda da kışta da her zaman açık görünür'' diye konuştu.

Zap'a Meriç'e Sor:

 "Sayın Başbakanımızın dediği gibi (bu toprakların üzerinde 1 bölü 78 milyon paydalı tapunun üzerinde operasyon yaptırmayız) Bu toprakları kimse bölemez, böldürtmeyiz. Edirne'den Hakkâri'ye bir bütündür bu topraklar. Birileri bu topraklardan beslenip, buranın havasından teneffüs edip, bedhahlığa düşenler var. Ama düşünmek lazım bu topraklar ne diyor acaba. Bu vatan ne diyor acaba? Zap suyu Meriç'ten, Batman Ovası Ergene'den, Fırat, Sakarya'dan, Bolu Dağı Cudi'den ayrılmayı istiyor mu acaba. Sordular mı, var mı onların bir şikayeti? Dağa sor, ovaya sor, dereye son var mı bir şikâyeti.

 Cümlelerde taraf olma dışında nefret söylemi ve ırkçılık düşündürücüdür.



1620 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Kardeşlik ve İnkar - 12/12/2013
Halen Kürt ve Kürdistan inkarcılarına bir kaynak olabilir.
Herkes İçin Adalet - 17/10/2013
Tüm Türkiye’de herkes için demokrasi, özgürlük, eşitlik ve adaletin olması gerekir.
ETKİLİ ÖĞRETMENLİK - 13/09/2013
Etkili Öğretmenlik Eğitimi
TÜRKİYE'NİN HALKI - 07/08/2013
Anayasamız gereğince zaten bir çeşit özerklik oluşacaktır. O halde hangi bölgenin halkı Kürt ise onlar kendi kendilerini özerk olarak yöneteceklerdir. Mustafa Kemal
İKİ KAFADAR - 05/08/2013
Hani bu vatan bizim diyoruz ya !!!
DİREN ROJAVA - 02/08/2013
El Kaideli çeteler, Kürtlere yönelik insanlık ve savaş suçları işliyor. "Kürtler'in canı, malı, kadın ve çocukları size helaldir" Diyen El-Kaide çetesi Suriye’ye özgürlük ve demokrasi mi getirecek.
SAVAŞ BİTTİ - 15/07/2013
” Şehitler ölmez vatan bölünmez” ve “Şehît Namirin biji aşîtî”